​NAPOLİ (İtalya)

Uluslararası Hukukçu Kadınlar Federasyonu (FIFCJ) Yönetim Kurulu (Büro) Toplantısı, İtalya Hukukçu Kadınlar Derneği (AGI) Başkanı  Anna La Rana’nın Napoli’deki yazıhanesinde,  30.05.2019 tarihinde gerçekleştirildi.

Diğer yıllarda olduğu gibi, bu yıl da FIFCJ Yönetim Kurulu toplantısı kurul üyesi olmayan ancak gözlemci sıfatıyla katılan FIFCJ üyelerine açık olarak düzenlendi. Türkiye, İtalya, Arjantin, Brezilya, Mozambik, Portekiz, Kongo, Angola, Israil, Fransa ve İspanya’dan birçok üye toplantıda hazır bulundu.

Türkiye’den THKD Başkanı Av.Süreyya Turan ve FIFCJ Başkan Yardımcısı Av.Ayşen Önen katıldı.

FIFCJ Başkanı ve Mozambik Yargıtay Hâkimi Osvalda Joana başkanlığında toplanan Yönetim Kurulu üyeleri,  İç Tüzük gereğince hazırlanan gündemdeki  konuları görüştü. Başkan genellikle Portekizce ve zaman zaman İngilizce olarak toplantıyı yönetti. AGI’den İtalyan hukukçu üye diğer dillere tercüme etti.

Öncelikle katılamayan kurul üyelerinin mazeretleri ve vekâleten oy kullanacak olan üyelerin tespiti yapıldı.

Daha sonra, Lizbon’da 19 Kasım 2019 tarihinde yapılan Genel Kurul tutanağı okundu ve kurul üyelerinin oybirliği ile kabul edildi.

Lizbon Genişletilmiş Konsey Toplantısı kararlarının yazılması konusunda komite oluşturuldu.

Başkan tarafından FIFCJ’ye üye olmak isteyen dernekler ve bağımsız aday üyeler konusunda bilgi verildi.

Başkan Osvalda Joana, Portekiz Hukukçu Kadınlar Derneği’nden Hâkim Aurora  Rodriguez’i  FIFCJ II.Başkanı olarak önerdi. Öneri nedeninin, kendisiyle birçok projede beraber çalışmış olması ve hızlı iletişim kolaylığı açısından ortak dillerinin Portekizce olması olarak açıkladı. Öneri kabul edildi ve Rodriguez’in atanmasına kurul üyeleri  oybirliği ile karar verdi.

Brezilya’dan katılan üyeler, Goiania ‘da, 20-22 Kasım 2019 da yapılacak olan Konsey Toplantısı programıyla ilgili bilgi verdi,  programla ilgili çeşitli öneriler ileri sürüldü.

Arjantin Derneği tarafından FIFCJ’den de çıkarılması istenen Arjantinli avukatın FIFCJ’de kalmasına karar verildi. Başkan’ın önerisi ile, statüde belirtilen amaçlar doğrultusunda FIFCJ ile çalışan FIFCJ üyesi hukukçuların, dernekleriyle ilgili iç sorunlar nedeniyle FIFCJ’den de uzaklaştırılmasının doğru olmadığı genel  olarak kabul gördü. Herhangi bir üyenin azledilmesinin çok sıkı bir prosedür ve objektif bir inceleme olmadan yapılmaması tavsiyesi oybirliği ile kabul edildi.

Başkan ve üyeler çalışmalar konusunda görüş alışverişinde bulundu. Büro toplantısının ana gündeminin “BM 4.Dünya Kadın Konferansı ile Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformu’nun Kabulünün (1995) 25.Yıldönümü” olduğu belirtildi. Bu kapsamda yapılacak çalışmalarda ve ulusal gözden geçirme raporu hazırlanmasında STK’lara çok önemli görevler düştüğüne dikkat çekildi.

BM–Kadının Statüsü Komisyonu (KSK) 64. Oturumunun Mart 2020’de yapılacak olması nedeniyle,  FIFCJ üyelerinin  ülkelerinde kadın haklarının güçlenmesi ve özellikle de kadına karşı şiddet konusunda gelinen noktaya  yoğunlaşması tavsiye edildi.

FIFCJ’nin çok eski kuruluş tarihine (1928) sahip bir federasyon olması nedeniyle, toplumsal cinsiyet ayrımcılığının önlenmesi hususunda yaptığı katkılar ve ileride yapması öngörülen çalışmalar konuşulduktan sonra, toplu resim alınarak Başkan tarafından toplantı sonlandırıldı.

Ayni gün öğleden sonra, Palazzo Nunziante’de, Napoli Baro Başkanı Av.Antonio Tafuri, İtalyan yargıçlar, avukatlar, medya mensupları ve  üyelerin katılımıyla panel düzenlendi. Panelde “ BM Kadının Statüsü Komisyonu Pekin+25”  (CSW Beijing+25) hazırlıkları kapsamındaki ana konulardan biri olan kadına karşı şiddetin önlenmesi tartışıldı.

Konuşmalarda, BM Ekonomik ve Sosyal Konseyi’nin kararı uyarınca, BM Kadının Statüsü Komisyonu’nun 64. Oturumunda ( Mart 2020) , Pekin Bildirisi ve Eylem Planının ve BM Genel Kurul  23.Özel Oturumu’nun sonuçlarının uygulanmasının değerlendirilmesine karar verildiği, bu doğrultuda üye devletlerin kaydedilen ilerlemeler ve karşılaşılan eksikler hakkında ulusal düzeyde kapsamlı gözden geçirme süreçleri yürütmeleri çağrısında bulunulduğu hatırlatıldı.

Pekin Eylem Platformu, 5 yıllık süreler halinde, BM Kadının Statüsü Komisyonu tarafından izlenmekte olduğundan,  2020 yılında da Pekin+25 izlemesi gerçekleştirileceği  belirtildi. Ayrıca BM Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesinde 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kabul edildiği belirtilerek, bu hedefler arasında önemli yer alan toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması hedefine dikkat çekildi. Bu bağlamda devam eden en önemli sorunlardan biri olan “kadına karşı şiddetin önlenmesi” hususunda tebliğler sunuldu.

AGI Başkanı Anna la Rana İtalya’da 2019’da kabul edilen yeni yasayı (Codice Rosso) anlattı, İtalya’da tartışılan zorunlu kimyasal kastrasyonun (kimyasal hadım işlemi) mevcut olmadığını  açıkladı.

Mozambik, İtalya, Brezilya, Arjantin, İsrail, İspanya adına konuşma yapan üyeler, özetle, ülkelerindeki yasal ve uygulama süreçlerini anlattılar. Kadın hakları konusunda öne çıkan tüm sorun alanlarına vurgu yapan Pekin deklarasyonu ve Eylem Platformu belgelerinin 25 yıl sonra tekrar değerlendirildiğinde,  eksiklerin ve sorunların devam ettiğinin , tamamlanması için başta hükümetlere olmak üzere, kuruluşlara ve tüm topluma görev düştüğünün altını çizdiler.

Ayşen Önen, İtalyanca yaptığı konuşmasında, üç ana bölümde Türkiye’de kadına karşı şiddetin önlenmesi sürecini değerlendirdi. Öncelikle dünyada ve Türkiye’de karşılaşılan şiddetin nedenlerine ve ortak özellikler gösterdiğine dikkat çekti. Şiddetin toplumsal bir sorun olduğunu, erkek egemen zihniyet, eğitimsizlik, yoksulluk, silâhlı çatışmalar, göç, karar mekanizmalarında erkek egemenliği, erken yaşta evlilik, töreler gibi birçok sorundan kaynaklandığını  söyledi.

Konuşmasının ikinci bölümünde, genel olarak Türkiye’de mevcut ulusal ve uluslararası yasal düzenlenmeleri anlattı. Türkiye’nin yasal olarak birçok ilerleme kaydettiğini, İstanbul Sözleşmesini, Pekin Deklarasyonu ve Eylem Platformu’nu kabul ettiğini belirtti. İstisnaî olarak bazı ülkelerde mevcut olan kimyasal kastrasyonun Türkiye’de cinsel suçlardan mahkûm olanlar için İtalya’daki gibi gündeme geldiğini, temel hak ve özgürlükler doğrultusunda tartışıldığını vurguladı.

Ayşen Önen konuşmasının son bölümünde, yasal ilerlemenin yeterli sonuç vermediğini, ülkede kadına karşı şiddet olaylarının artış gösterdiğini,  uygulamanın yeterli olmadığını, erkek egemen bakış açılı toplumun devam ettiğini, ancak başta derneğimiz olmak üzere birçok kuruluşun mücadele ettiğini ve  yoğun çalıştığını  anlattı. Tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de şiddetin önlenmesi için başta hükümetler olmak üzere, her kesimde sistemli ve koordineli bir çalışma iradesinin gerektiğine dikkat çekti.

Toplantı sonunda, Yönetmen ve Yazar Rosario Errico’nun kadın haklarına dikkat çeken kısa metrajlı filmi gösterildi ve Rosario Errico konuşma yaptı. Daha sonra, 4.Dünya Kadın Konferansı ve 2015 yılında gerçekleştirilen Pekin+20 izlemesi ile ilgili bir video gösterisi ile panele son verildi.

AGI Başkanı Anna La Rana’nın organize ettiği sosyal program kapsamında, panel sonrası Palazzo Nunziante’de kokteyl düzenlendi.

Daha sonra Napoli Yat Kulübünde müzikli gala yemeği yapıldı. FIFCJ üyeleri, İtalyan hukukçu ve yargıçlar galaya katıldı.

Gala yemeği öncesi, FIFCJ Başkanı Osvalda Joana, Anna La Rana, birçok diğer üyeler ve Ayşen Önen’le röportaj yapıldı. Önen röportajda, panelde anlattığı konuları kısaca özetledi.

Sosyal program olarak ayrıca, 31.05.2019‘da Napoli şehir turu, 01.06.2019’da Amalfi sahilleri ve 02.06.2019’da Capri Adası turu düzenlendi.

Capri Belediye Başkanı Marino Lembo makamında heyeti kabul etti ve karşılıklı bilgi alışverişinde bulunuldu. Belediye Başkanlığındaki toplantıda Capri Emniyet Müdürü ve Belediye Hukuk Danışmanı da hazır bulundu.

Daha önce Türkiye’ye gelmiş ve kültürel varlıklarımızı çok beğenmiş olan Başkan Lembo  konuşmasında özellikle Türkiye’ye olan yakın ilgisinden ve sevgisinden bahsetti, Türk katılımcılarla sohbet etti.